Kayıtlar

İskoçya Günlükleri -EDINBURGH-

Resim
Yağmur yağacak, gri bulutlar eşliğinde tatsız bir seyahat olacak diye düşündüğümüz yolculuğumuz İstanbul Atatürk Havalimanı'ndan başladı. Türk Hava Yolları'nın direkt uçuşuyla Edinburgh'a olan 4 saatlik uçuşumuz son derece konforlu bir şekilde geçti. Birleşik Krallık vizemizle İskoç gümrük polisinin önüne geldik. Gezdiğim, gördüğüm ülkeler arasındaki en güleryüzlü polis memuru, bundan 25 yıl önce balayını Türkiye'de geçirmiş ve espriler eşliğinde pasaportumuza damgayı basıp yolladı bizi. Bu yazının konusu değil ama İskoçya'dan Kuzey İrlanda'ya oradan da İrlanda Cumhuriyeti'ne olan yolculuğumuzda İstanbul'a kadar kimse pasaport ve vize sormadı. Edinburgh Havalimanı'ndan şehir merkezine olan yolculuğumuzu kişi başı 4 pound vererek otobüsle 20 dakikada tamamladık ve otelimize attık kendimizi. Otelimiz, otellerin pahalı olduğu bu bölgede orta-yüksek fiyat seviyesinde ve şehir merkezindeydi. Kısa bir dinlenme ve Edinburgh sokakları. Bana kalırsa Edin

İrlanda Günlükleri -DUBLIN-

Resim
İskoçya'dan feribotla geçtiğimiz Kuzey İrlanda'nın kıyı şehri Belfast'ten 2 saatlik bir otobüs yolculuğuyla ulaştığımız Dublin'de bizi yağmurlu bir hava karşıladı. Şehre girer girmez hissettiğim bu şehrin yaşayan ve canlı bir şehir olduğuydu. Otelimiz şehrin otobüs istasyonu olan Busaras'ın hemen arkasındaydı. Bana kalırsa şehrin daha canlı kısmı olan nehrin öteki kıyısında kalmak daha akıllıca olurdu. Kısa bir dinlenmenin hemen ardından şehri keşfe çıktık.  Dublin, gezilecek yerler açısından çok zengin bir yer değil ama şehri yaşamak için çok güzel bir alternatif. Dublin için 1 günden daha fazla vaktiniz varsa diğer günlerinizi günlük turlarla değerlendirebilirsiniz. Şehrin her yanında turist info ofisleri var ve buralarda günlük turlar için alternatifler arasından seçiminizi yapabilirsiniz. NERELİ GEZELİM ?  Şehrin nelerini görelim, nereleri gezelim derseniz sıralamayı şu şekilde yapmanızı öneririm; St. Patrick Katedrali ve Parkı Christ Church Katedra

Yolun Başında...

Resim
Milyonlarca gezen insan, binlerce gezi blog yazarı varken, aslında sadece kendim için kendim unutmayayım diye yazmak istedim. Bir şehrin kokusu, hissettirdikleri, anılarımda hangi hikayeyle yaşadığını yazıya dökmek için yazmak istedim. Aslında sevgili okur, İnsanoğlunun en büyük korkusu olan unutmak ve unutulmak korkusundan sıyrılmak için yazmak istedim. Kısaca; Bir yere varmak değil amacım, ben yolda olmanın kendisini seviyorum...